kstb

telsim

11-01-2016 09:28 GÜNDEM

CTP Sözünü Tutmadığı İçin Hükümet TC İle Sorun Yaşıyor

CTP'nin Türkiye'ye verdiği sözü tutmadığı için hükümetin TC ile sorun yaşadığını belirten UBP milletvekili Ersin Tatar, “CTP’nin halkın geleceği ile oynama hakkı olmadığını, bir an önce kendi içindeki farklılıkları aşıp aşamayacağına, reformlar, ekonomik işbirliği protokolü ve su konusunda Türkiye ile uyum içinde çalışıp çalışamayacağına karar vermesi gerektiğini” belirtti.

CTP Sözünü Tutmadığı İçin Hükümet TC İle Sorun Yaşıyor

Tatar, “Hükümetin CTP'nin TC'ye verdiği sözün arkasında durmaması yüzünden Türkiye ile yaşadığı sıkıntıların ülkeye zarar vermekte olduğununa” dikkati çekti ve şunları kaydetti;

“KKTC halkı reform hükümeti diye kendisini tanımlayan hükümetten önemli beklentiler içindeyken yaşanmakta olanlar moral bozucu ve endişe vericidir.CTP’nin 2013-2015 protokolüne bağlı olduğunu o dönemin CTP Genel Başkanı ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’nun bir yazı ile Türkiye’ye bildirmesine rağmen sözünü tutmaması, imzasına bağlı kalmaması sonucu bu ülkeye gelmesi gereken 195 milyon TL gelmemiştir.CTP’li Maliye Bakanı’nın da itiraf ettiği üzere o para gelmiş olsaydı 13’ncü maaşların ödenmesine sorun yaşanmayacaktı. CTP, Sayın Mehmet Ali Talat’ın Genel Başkanlığı Sayın Ömer Kalyoncu’nun da Başbakanlığı üstlenmesinden sonra da sanki ülkenin içinde bulunduğu durumu, Türkiye’nin tutumunu bilmezmiş gibi davranmış ve hem ülkeye hem de bizim için son derece önemli olan Türkiye’nin Kıbrıs Türkü ile ilişkilerine büyük zarar vermiştir.

Bunun en acı örneği su konusudur. CTP, Genel Başkanı’nın bilgisi, Başbakan’ın talimatı ile CTP’li Maliye Bakanı’nın, Türkiye ile üzerinde uzlaştığı su konusundaki metni parti meclisinde bozarak kabul edilemez bir tavır ortaya koymuştur. CTP, eğer bir endişesi varsa, önce parti içindeki süreci tamamlamalı sonra Türkiye ile konuyu ele almalıydı. Türkiye ile anlaştıktan sonra CTP’li Maliye Bakanı Sayın Özgür’ün de ifade ettiği gibi yanlış varsayımlarla varılan uzlaşmaya takoz koymak yurtseverlik olmayacağı gibi hükümet etme ciddiyeti ile de bağdaşmaz.

Türkiye’nin bize herhangi birşey dayatması ya da bizi vesayet altına alması söz konusu değildir. Bizim sorunlarımız var ve aşmak için Türkiye’nin desteğini sağlamak zorundayız. Ancak , Türkiye bize herhangi bir dayatma yapmazken bize suyu getiren, savunma bütçemizin tümüne, savunma için gereken tüm silah, araç ve gerecin sağlanmasına, tüm alt yapı yatırımlarımıza, reform programlarımızı uyulamamıza, cari bütçemize yılda yaklaşık bir milyar Türk lirası sağlayan Türkiye’ye bizim uzlaşma noktasından ayrılarak bazı şeyleri dayatmaya çalışmamız yanlış olur.

Tabii ki iki kardeş Devlet olgusunun bilinci ile Türkiye ile oturup konularımızı, ilişkilerimizi konuşacağız, tartışacağız ama bunu akıl, mantık, dünya ve ülke gerçekleri dışına taşırmanın ne bize ne de Türkiye’ye bir yararı olmayacağını da bileceğiz.

Yapılması gereken Türkiye karşıtlığı yaratacak politikalardan uzaklaşarak Anavatan Türkiye ile ekonomik işbirliği protokolünü bir an önce imzalamak, su projesini ivedilikle yaşama geçirmek, Türkiye’den elektrik enerjisi gelmesini sağlamak ve her yıl en az yüzde beş kalkınma hızını yakalamaktır.Yapılması gereken özelleştirmeye karşı çıkmayı değil, çağdaş adımlarla , her türlü suitimal ve spekülasyondan uzak, şeffaf, açık projeler ve bunlar için açılacak yeni ihalelerle ülke ekonomisinin canlandırılmasını bekliyor.

Halk bizden kalkınmada atılım, yaşam kalitesinin yükseltilmesini, adalet, rüşvetten, yolsuzluktan uzak icaatlar bekliyor.”




DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
Köşe Yazarları
Çok Okunan Haberler
Puan Durumu